Çocukların sihirlerine inanan bir kaynaktan ilk öğretim fen bilimleri - matematik ve orta öğretim fen bilimleri dersleri

Bilgiye sahip olmak adına algıyı geliştirmek kadar o bilgiyi paylaşabilmek de bir yetenektir. 

Bu yeteneğimin olduğunu deneyimlerim ve aldığım geri bildirimlerle öncelikle kendime ispat ettikten sonra çocuklarla çalışmanın keyfini daha çok çıkartmak adına öğretmen olup özel ders vermeye başladım

2007 yılında çeşitli eğitim kurumlarında fizik dersi öğretmeni olarak başladım öğretmenlik hayatıma. 
Sonrasında yüz yüze özel derslerim olmaya başladı ve bunun daha efektif bir gidiş hat sağladığını anlamış oldum. Bu süreçte özel ihtiyaçları olan 2 öğrencimle de ders işleme fırsatı buldum ki bu beni olduğumdan çok daha yüksek, farkındalıklı ve deneyimli bir noktaya getirdi.

2013 senesinde Koç Holding bünyesinde İSG uzmanlığına başladım. Holding bünyesinde sergilediğim özel tutumla "eğitim sorumlusu" unvanını da  kendime ekleyip hem çalışanlar hem de çalışanların çocukları için eğitimci kimliğimi yaşatmaya devam ettim. Sosyal sorumluluk projesi olarak başladığım çalışanlarımızın çocuklarına öğretmenlik yapma durumu ruhumun şarkısını tekrar duymamı sağladı ve Koç Holding bünyesinden çıkıp tekrar "tam zamanlı öğretmenlik" e döndüm.

2020 senesinde online özel ders vermeye başladım. İlk Öğretim fen bilimleri ve matematik derslerinin yan sıra orta öğretim fen bilimleri dersleri de verdim. 

Branşım olan "yüksek fizik" ile ilgili olarak özel ders vermeyi sadece yüz yüze dersler için uygun buluyorum. 

Öğrencilerin son yıllarda hissettiği karmaşadan çıkmalarına yardımcı olmak adına, "online eğitim" in eğlenceli, ilgi çekici, hızlı ve tatminkar alanını kullanmayı tercih ediyorum.

Öğrencilerin dış beklentilerden uzak kalabildiği, sadece kendi gelişim ve hedeflerine odaklanabildikleri, ezberden uzak, merak uyandıran ve zorunluluk hissetmedikleri bir alan tutuyorum ve bu alanı onlarla paylaşıyorum.

Derslerimde konunun bitip bitmemesi, soruların tamamının çözülmesi ya da çözülmemesi hedefim asla olmadı-olmayacaktır da !

Derslerimden sonra öğrencilerime "nasıldı?" sorusunun cevabı olarak alacağınız tebessüm ve heyecanlı anlatım çocuğunuzun ilgisinin oluştuğuna, devamı için istek duyduğuna ve kendi rızasıyla öğrenime açık bir tutum sergileyeceğine olan işaret olacaktır.

Sevgilerimle,
Işık Derya

Öğrencilerimden de açık fikirlilik beklerim. Çoğunlukla başarılı olduğunuz derslerinizi daha da ilerletmek adına ek ders alamıyorsunuz. Bu olay daha çok başarınızın düşük olarak nitelendirildiği derslerden takviye almak şeklinde oluyor ülkemizde !!!

Bu nedenle "başarısızlık" algısının senin olmadığının farkına var güzel çocuk!

Bu başkalarının senin için söylediği bir şeydir ve asla hakikati yansıtmaz!

Yola çıktığında istediğin hızda yürüyemediğini fark ettiğinde, ben, elimden geldiğince sana destek olmaya hazırım. Ta k kendi adımlarında, istediğin hızda yürüyebilene ya da koşabilene kadar...

Ölçme-değerlendirmeyi, zamanımı ve bilgimi paylaşacağım çocuğun özüne istinaden yapan bir öğretmenimdir!

Kriterlerim, çocuğunu "yarış atı" gibi koşturan ebeveynlere genellikle uymaz! 

Ben bir gencin yıllar sonra dahi verdiğim örneklerle, anlattığım konularla ve işleyişimdeki keyifle beni-dersi-zamanı tebessümle hatırlamasını isterim.

Gerçek "kazanım" çocuğun kısa süreli hafızasından çok koşullandırılmadan işleyen algısına işlenen bilgi birikimidir!

Amaç bilgiyi edinmekse ezber, zorlama, beklenti olamaz-olmamalıdır.

Bir nehir, kendi yatağında özgürce akar, ondan yolunu değiştirmesini ya da daha hızlı akmasını bekleyemezsiniz. Ancak yağmur aldıkça, desteklendikçe coşup çağlayabilir !!!

Önceliğim öğrencinin içinde bulunduğu durumdur ama bu durumu kendince anlattığı hali kabul ederim. sınavda aldığı notlar, öğretmenlerinin söylediği cümleler, ebeveynlerinin kanaat getirdiği şeyler benim için önemli değildir.

Çocuk kendini nasıl-nerde görüyor ve neyi hedefliyor bu önemlidir.

Öğrencimin benden istediği şekilde bilgi paylaşımı, örnek soru çözümüyle özgüveni destekleme, ilerleyişi yumuşak tutarak soru tiplerini değiştirme, sınav için örnek soru çözümü (ki bunun koşullanmadan başka bir şey olmadığını düşünüyorum ve hala özgün soru soran çok az devlet öğretmeni var ne yazık ki) ve nihayetinde öğrencimin "tamam öğretmenim, sonraki konuya geçebiliriz" demesiyle ilerleme şekilde bir gidiş hatım vardır...

Öncelikle velilerimin "BEKLENTİ" alanından çıkmalarını isterim.

Unutmayın ki üzerinde (şu anlık) söz hakkınız olan hayat sizin değil, çocuğunuzun!

Çocuğunuzun ruhuna, özüne hitap eden şeyleri keşfetmesi için ona imkan-zaman-kaynak sunmak sizin, bu anlamda, öncelikle çocuğunuza sonrasında da siz ebeveynlere destek sunmak da bizim vazifemiz.

En nihayetinde öğrenimi sağlayacak olan çocuklarınızın beyni, deneyimi yaşayacak olan da çocuklarınızın ruhu olacaktır.

Derslerimde çözülen "soru sayısı", "işlenen ünite sayısı" gibi kriterlerim yoktur, lütfen önceliği çocuklarını desteklemek olan veliler ders ilanlarımı dikkate alsınlar.